17 Haziran 2011 Cuma

Türban Fantezisi ve Google Arama Sonuçları



Baştan söyleyeyim; bu arama sonuçlarını "Aa bakın türban ne sapıklıklara neden oluyor" vs gibi yorumladığım için koymadım. 


Durum sadece ironik göründü:




Bir zamanlar insan müslüman oldu. Kadın zaten vazgeçilmez cinsel objeydi. Din de mükemmel çalışan bir araç.


Erkek kadını dolaylı/direkt olarak örttü. Bu zor olmadı. Coğrafya ve yerleşik gelenekler elverişliydi. 


Onu salt cinsel obje olarak ambalajladı. 


Halihazırda kadını cinsel obje olarak gören erkek bu ambalajı zihnine adeta çiviledi.


Simgeler hep daha pratik ve konforluydu. 


2000'li yıllarda erkek halen kadını dolaylı/direkt örtmeye devam etmekte.


Zira kadın tabii ki hâlâ cinsel obje. Eril zihniyette daima bir cinsel obje.


Zihniyet aynı, simgeler aynı. Tek fark, internet dediğimiz, bireyin zihnini tamamen açma cesareti bulduğu bir platformun olması.


Arama sözcükleri eskiden de zihinde vardı, şimdi de var. Fakat şimdi onları görebiliyoruz. Böyle afişe edebiliyoruz.


Erkek kendini tam anlamıyla ele veriyor.


Bana bir anlamda eğlenceli geldi. 


L




Not: sadece erkek diyerek genelleme yapmak istemedim, oradaki erkeğin hangi kodlara işaret ettiğini belli ediyor diye umuyorum.

21 yorum:

  1. türban bir sapıklığa neden olmuyor, sen ve senin gibi düşünenler sapık olduğunuz için bu sonuç çıkıyor. açacak olursak.
    sapıklık nedir? sapık kimdir? kimler sapıklık ve sapıklardan kötü yönde etkilenir?
    sapıklık : ister kadın olsun ister erkek şehevi arzularına hakim olamayan ve kendisine izin verilen sınırın dışında karşı cinse uygulanan cinsel fantazi ve fiili uygulamadır.
    sapık kimdir: yukarıdaki tanımdan kendisini koruyamayan erkek ve kadın dır.
    kimleri kötü yönde etkiler: %99,9 dişi, bayan, kadın, kız, oğlan, çoçuk %0,1 erkek,
    zaten arama fahişe, orospu, dönme erkek, diye yapılsa adı sapıklık değil cinsel tercih fantasizi oluyor, ve yapan kişi en fazla müslümanlığa göre günahkar oluyor. zina büyük bir günahtır, affı çok zordur, ancak Allah-ü Teala hazretleri (cc) çok bağışlayan ve esirgeyendir. umulurki pişman olup tövbe edenleri af eyleye. bir cümle varya " Aa türban ne sapıklıklara neden oluyor" ne için söylenmiş acaba, ben söyleyeyim, akıl sahibi, düşünebilen okumuş ve hakkıyla ilahiyat profesörü olmuş bir şahıs demişki: hanımlar bacılar bayanlar, narin duygusal ve kırılgan varlıklarsınız bu özelliklerinizle saldırıya açık pozisyonda olup tehlike altındasınız, tecavüz sizin için hiç kimse tarafında tasvib edilmeyen ancak bu lalehan(zygot.blogspot) ve onun gibilerin yüksek gayretleri ile ve müjde ar denilen kaşar sapığın destekleri ilen sapıklık son derece kolay hale gelmiş risk artmıştır, riski tetikleyen olaylar vardır, sapıklığın tetikleyicisi ise dekoltedir. demiş ve iffetli hanımları uyarmıştır. vay senmisin bunu diyenlerden biri olan lalehan yukarıdaki yazıyı kaleme almıştır. iffeti, namusu, haysiyeti olmayan insana tecavüz kötü etki etmez hatta hoşlanır, sanırım bu lalehan ve buna destek veren herkes için geçerli. evet düşünemeyen insan , bunu neden böyle yapıyorsunuz bir anlamı yok, açıklaması hiç yok, çünkü eğer, yaptıklarınızın ve yazdıklarınızın hesabını vermeyeceğinizi düşünerek bunu yapıyorsanız benim anlamadığım o zaman niye yapıyorsunuz, 100 yıllık dünya hayatı içinmi? çok garip, gerçekten çok garip. bu filozoflar insanı düşünen hayvan diye tarif etmişler ( filozoflarıda felsefeyinde kabulde etmem, ...) acaba onlara göre düşünmeyi bile beceremeyen insanlar ne oluyor

    YanıtlaSil
  2. Evladım seni bize kim gönderdi demeyeceğim. Sen ve senin gibi türediler hemen hemen her yerde karşımıza çıkar oldunuz. Kırıntısı bile olmayan düşüncelerinizi ortalığa teblip amaçlı değil, insanlara rahatsızlık vermek amaçlı saçıyorsunuz. Bir değilsiniz iki değilsiniz. Canın tartışmak istiyorsa eyvallah. Salyalarını sil, ağzını topla efendi ol insanlar çatır çatır tartışsın seninle. Ama sen böyle böğürdüğün sürece -ki içinde bir gram da olsa akıl yok böğürtülerinin- ne cevap alırsın ne de karşılık bulursun. Resmine bakıyorum, eğer o sensen (sanmıyorum ama neyse) zaten veledin tekisin elime almaya değmez. Yok değilsen, diyorum işte sen bırak şimdi klavye delikanlılığını, çık sokağa orada birisini durdur yüzüne söyle. Senden geriye bir şey kalıyorsa kabulümsün.:)) Hadi şimdi yallah.

    YanıtlaSil
  3. Lalehan, senden ricam lütfen yorumları onaya al artık. Ya da bu ruh hastasını engelle.Yoksa bu gerizekalıya küfür etmeye başlayacağım anlayacağı dilden.

    YanıtlaSil
  4. eheh bütün bu curcunadan sonra konuyla ilgili yorumları görmeyi umuyorum =)

    bu arada bir parantez açmak istiyorum: şimdiye kadar sonsuz fikir özgürlüğü düsturuyla hareket ettiğimden, yorum denetleme uygulamıyordum. buradan herkesin özgürlükleri kaldıramadığı sonucuna mı geliyoruz? öyleyse yazık.

    bu arkadaşın tutarsızlık, anlayışsızlık ve en önemlisi terbiyesizlik karışımı yorumlarından birkaçını özellikle silmedim.

    silmedim ki anlaşılsın görülsün yazdığının okuduğunun bilincinde olmayıp etrafa saldırırken hedeften sapıp neler olabiliyor =)

    sağduyudan uzak saldırgan bir tavırla fikirlerini aktarmayı aslında hiç başaramayan ve bunu kanıtlayan ideal bir model oldun ali. bu katkı için teşekkürler.

    henüz gençsin yavrucum. hep böyle olacak diye bir şart yok. sana hayatta başarılar.

    YanıtlaSil
  5. ali,
    Öncelikle tanımlarınla ilgili yorumlarım var. "sapıklık kendisine izin verilen sınırın dışında karşı cinse uygulanan cinsel fantazi ve fiili uygulamadır." demişsin. Kim kime izin veriyor? Kim kimden izin alıyor? Birincisi, birey özgürdür, kimse kimseden ne düşüneceği konusunda izin almaz, eğer fantazinin ne olduğu konusunda hemfikirsek tabi. İkincisi, bırak cinsel fantaziyi, her hangi bir düşüncenin "ayıp" olduğu için düşünülmemesi gerektiği ve günah olduğunun insanlara aşılanmaya çalışılması asıl sapıklıktır. İnsanı kendiyle çelişkiye düşürür, kendinden tiksindirir, mutsuz eder, kişilik bölünmesi yaratır. "Böyle düşündüğüme göre ben sapığım" diye düşünmek ve düşüncelerini durdurmaya çalışmak doğal ve dahi reel değildir.
    "sapık kimdir: yukarıdaki tanımdan kendisini koruyamayan erkek ve kadındır." demişsin. Önceden dediğim gibi, kişinin kendiyle çelişmesi, kişilik bölünmesi ve travma yaratmaktan öteye bir işe yaramaz.
    Bunları söyledikten sonra şimdi bir de şu var: hiç durup düşündün mü bilmiyorum ama bu dünya da bir de allaha inanmayanlar var. O pencereden bakmak sanmıyorum ki aklına gelmiş olsun çünkü bu tür bir düşünce sana göre günah!

    Herkesin hemfikir olması gerekmez. Önemli olan empati kurabilmek ve saygı gösterebilmek ki bunların ikisi de sende yok. Senin gibi düşünmeyen insanları sapık görmen ve dahi tecavüzden zevk aldıklarını düşünmen affedilir gibi değil. Senin değerli profesörlerinin kadınları uyarmasına ihtiyaç yok, herkes kendi tercihlerini kendi yapabilir ve kendini kendi yöntemleriyle koruyabilir.
    Dahası, bu tür bir blogda neden gezindiğini de anlamak mümkün değil. Türban diye aratıp gelmiş olduğunu düşünüyorum.
    Lalehan,
    Konuyla ilgili yorumlara geçmeden önce, bu tür yorumların prensip olarak engellenmemesi fikrini savunuyorum. Herkes "ne olduğunu" ortaya koysun bence.
    Yazınla ilgili; erkeklerin kadınları örtmeye ve bastırmaya çalışmasını anlayabiliyorum; (tasvip ediyorum anlamında değil, korktukları için bastırmaya çalışmalarını anlayabiliyorum anlamında). Benim asıl anlayamadığım kendi isteğiyle türbana giren kadınlar.
    Türbanlı memeler diye aratma ise epey orijinalmiş cidden. Sonra da bize sapık diyorlar...

    YanıtlaSil
  6. @Kutsal Fahişe: özenli yorumun için teşekkür ederim.
    kendi isteğiyle türbana giren kadınların "kendi isteğiyle" görünse de altta eril bir itkiyle hareket ettiklerini düşünüyorum. hatta haddimi aşarak bunu iddia ediyorum. türlü türlü sebepleri olabilir fakat hiçbir koşulda salt öz iradeyle olan bir eylem değil bana göre.

    yeniden belirtmeliyim, önceki yazıda dediğim gibi, bu yüzden hiçbir kadını dışlıyor değilim. bu yaptığım da onları yargılamak için değil, kökendeki zihniyeti çözümleyip anlayabildiklerimi aktarmak içindir.

    YanıtlaSil
  7. Yanlış ifade ettim, elbette ki erkek zoruyla kapanan kadın var ve bunlar ezici çoğunlukta. Ancak küçük bir grup kadın var ki bunlar kendi isteğiyle ve dahi erkeğine rağmen kapanıyor. (bir iki tanesiyle tanışmıştım, kocalar karılarının türbanından memnunsuzdu ama kadınlar "namus"una çok düşkündü!)
    Sen benden daha demokratiksin bence. Ben bu kadınları yargılıyorum, dışlıyorum ve kınıyorum. Erkek zoruyla kapanıp sonradan kraldan çok kralcı olanları ve kendi isteğiyle kapananları... Bir de tabi kafasında türban kıçında g-stringi görünenleri... Ve bunun hastası olan erkekleri... Bu liste böyle uzar gider; topunu kınıyorum!

    YanıtlaSil
  8. Günümüzde google'da türban seks, türbanlı seks, türbanlı sakso çekiyor vs gibi kelimeler çok var. -Bu da insanların türbanlara olan eğilimini gösteriyor.

    Bu ülke'de türban giyen hatunların yaygınlığı olur mu olmaz mı bilemem de, olduğu zaman ne gibi sonuçlar yaratacağını önceden kestirmek pek kuvvetli.

    Lalehancığım, sana da türban giydirelim mi?:)

    YanıtlaSil
  9. @K.F: verdiğin örnek çok yerinde olmuş. işte ben de tam olarak bunu demeye çalışıyorum aslında. erkeğine rağmen bunu kendisi neden ısrarla tercih ediyor olabilir? evet, "namusuna" çok düşkün olduğundan belki de? peki namus kavramıyla tanıştığında kadın, bu kavramın içeriğinde neler vardı? çoğunlukla eril düşünceler ve yaptırımlar değil mi? kadın bu kavramı benimsediğinde ve kendiyle özdeşleştirdiğinde otomatikman bütün bu zihniyeti de paket halinde alıyor ve kullanıyor. onun için gerçek bu. bunla yaşamış ve alışmış ve en kötüsü de bunun konforunu deneyimlemiş. çünkü itiraf edelim, mevcut baskın ataerkil toplum ve eril bakış açısından konforlu bir durum. birini bir saraya hapsetsek ve dışarıda ne olduğu hakkında beynini yıkasak, bir süre sonra artık biz istesek bile özgür olmak istemeyecektir, öyle değil mi? bu kadınlar niye istesin?

    işte o yüzden kimseyi kınamıyorum. ama farkındalık için cesaret göstermemeyi aciz buluyorum diyebilirim. bu da her iki cinsin yani insanın sorunu, sırf kadınların olmasa gerek.

    senin hislerini çok iyi anlıyorum. verdiğin örnekler de hakkaten pek ikiyüzlü ve sahte pratikler. ve çok yaygın. bunların da altında hücreye konulmaya çalışılırken aksine daha da aksi tepki veren insan doğası olsa gerek, ne dersin?

    @Baran: demin arama kelimelerini tekrar kontrol ettim de ohoo almış yürümüş, bu liste ne ki =))

    YanıtlaSil
  10. Ali denen safın yorumunu okuyunca açıkçası nasıl bir hipnozun etkisiyle dumura uğradığını sezdim biraz. Bu tür erkekler sandığımızdan çok maalesef. Burada sapıklık üzerine konuşmak istemiyorum aslında. En geniş anlamıyla sisteme uymayanları baskılama, öteleme, yıldırma, suçlama, tehdit etme, hapsetme ve öldürmedir "sapıklık" yaftası. Sistemin ise nasıl bir tahakküm olduğu konusunda buradaki herkes ortak paydadadır sanırım. Neyse, pedofili Muhammed ve onun gibilere açılan özgür alandan bakınca sapıklık konusunda Uçan Spagetti Canavarı neler sıçmış okuyalım: (en altta da bu Ali dallamasının engin fikirlerinden bir cümlesini alıntıladım blogundan ki bence gayet açıklayıcı)

    FÂTİHA (7) : Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil.

    ÂL-İ İMRÂN (90) : Şüphesiz iman ettikten sonra inkar eden, sonra da inkarda ileri gidenlerin tövbeleri asla kabul edilmeyecektir. İşte onlar sapıkların ta kendileridir. (164) Andolsun, Allah, mü’minlere kendi içlerinden; onlara âyetlerini okuyan, onları arıtıp tertemiz yapan, onlara kitab ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermekle büyük bir lütufta bulunmuştur. Oysa onlar, daha önce apaçık bir sapıklık içinde idiler.

    NİSÂ (116) : Şüphesiz Allah kendisine ortak koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışındaki günahları, dilediği kimseler için bağışlar. Allah’a ortak koşan, kuşkusuz, derin bir sapıklığa düşmüştür. (136) Ey iman edenler! Allah’a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkar ederse derin bir sapıklığa düşmüş olur.

    İBRÂHİM (3) : Dünya hayatını ahirete tercih edenler, (insanları) Allah yolundan çevirip onu eğri ve çelişkili göstermek isteyenler var ya, işte onlar derin bir sapıklık içindedirler. (18) Rablerini inkar edenlerin durumu şudur: Onların işleri, fırtınalı bir günde rüzgarın şiddetle savurduğu küle benzer. (Dünyada) kazandıkları hiçbir şeyin (ahirette) yararını görmezler. İşte bu derin sapıklıktır.

    NAHL (36) : Andolsun biz, her ümmete, “Allah’a kulluk edin, tâğûttan kaçının” diye peygamber gönderdik. Allah onlardan kimini doğru yola iletti, onlardan kimine de (kendi iradeleri sebebiyle) sapıklık hak oldu. Şimdi yeryüzünde dolaşın da peygamberleri yalanlayanların sonunun ne olduğunu görün.

    HAC (12) : O, Allah’ı bırakır da kendine ne zarar, ne de fayda veren şeylere tapar. Bu da derin sapıklığın ta kendisidir.

    NEML (81) : Körleri sapıklıklarından vazgeçirip doğru yola getiremezsin. Ancak âyetlerimize inanıp da müslüman olmuş olanlara duyurabilirsin.

    ŞU'ARÂ (97) : “Allah’a andolsun! Biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz.”

    ZÜMER (22) : Allah’ın, göğsünü İslâm’a açtığı, böylece Rabbinden bir nur üzere bulunan kimse, kalbi imana kapalı kimse gibi midir? Allah’ın zikrine karşı kalpleri katı olanların vay haline! İşte onlar açık bir sapıklık içindedirler.

    FUSSİLET (52) : De ki: “Ne dersiniz? Eğer o (Kur’an) Allah katından olup da siz de onu inkâr etmişseniz, o zaman derin bir ayrılık içinde bulunan kimseden daha sapık kim olabilir?”

    ŞÛRÂ (18) : Kıyamete inanmayanlar, onun çabuk kopmasını isterler. İnananlar ise, ondan korkarlar ve onun gerçek olduğunu bilirler. İyi bilin ki, Kıyamet günü hakkında tartışanlar derin bir sapıklık içindedirler.

    ZUHRUF (40) : Sağırlara sen mi duyuracaksın; yahut körleri ve apaçık bir sapıklık içinde olanları sen mi doğru yola ileteceksin?

    KÂF (27) : Arkadaşı (olan şeytan) der ki: “Ey Rabbimiz! Onu ben azdırmadım, fakat kendisi derin bir sapıklık içinde idi.”


    "oyunuzu güçlü bir Türkiye için akp ye vermenizi istiyorum. lütfen düşünün, kabullenmeseniz bile güçlü devlet herzaman bireyin taaaa kendisidir." Türkçesi de mükemmel doğrusu. :)

    YanıtlaSil
  11. Lalehan,
    Bir çok konuda kadına, cinselliğe, toplumsal cinsiyete bakışımız kesişiyor, gel gör ki bu bak örtme konusuna katılmıyorum.
    Benim dinle bir alakam yok, müslüman da değilim, ama "kadın hakları savunuyorum" deyim baş örtmeyi nasıl kötüleyebilirim? Zorla birileri örtülür o ayrı, ama bu kadınlar ezik mi? Sefil mi? Neden düşünemiyorlar? Başlarını örtmeye karar verdikleri için bizden daha mı az özgürler?
    Bu "kadın başını kendi özgür iradesiyle kapatamaz" anlayışı pek problemli. Batılı feministlerin 3. dünya ülkelerindeki kadınlara bakış açısı. Saçımı maviye boyadığımda, mini etek giydiğimde özgürüm, ama başımı kapatayım dediğim anda özgür değilim, öyle mi?
    Nasıl bir psikanaliz yatıyor bunun altında?

    YanıtlaSil
  12. Şulecim,

    dediklerine çok hak veriyorum. baş örtmeyi kötülemek değil aslında amacım. ama belki öyle göründü. herşeyden önce sırf tutarlı olmayacağı için ve kadınlar arasında ayrımcılık olacağı için bu kötülemeyi yapmam.

    ama inandığım şeyi dile getirmekten geri duramıyorum, o da şudur ki eğer sadece kadın kadına yaşıyor olsaydık birbirimizi örtmeye falan kalkmazdık çünkü kadın bedenini tehdit olarak görüp bir manipülasyona gitmezdik. bizim dışımızda bir gücün bizim üzerimizde bir eylemde bulunması herşeyden önce haksızdır, adil değildir.

    bugün kadın isteyerek kapanıyorsa da -ki bunu da aşağılamıyorum- bana göre en kökende geçmişteki edilgen eylemi devam ettiriyor sadece.

    bugün özgürlük dediğimiz bile tarihin kazandırdığı algılar ve alışkanlıklar ile şekillenmiş olmalı çünkü insan hiçbir zaman kendi tarihi dışında bir eylemde bulunamaz bana göre.

    şimdiden sonra özgürlük adına isteyen istediği gibi giyinebilir elbette. kökendeki zihniyeti dile getirmem bugün öz iradeye saygı duymamamı gerektirmez. zaten işe yarayan bir yanı da yoktur. sanırım salt öz irade ifadesini kullanmamda yatıyor sorun. bunun yerine yetersiz farkındalık demeliyim sanırım.

    senin yorumlarını duymaktan hep memnun olurum.

    YanıtlaSil
  13. Öncelikle şunu belirteyim...Türban meselesi artık kendisine ait cenahları körü körüne savunanların, sahip olduğu ideolojiyi sorgusuz sualsiz tek doğru kabul edenlerin, düşüncesini güçlendirmek için kullandığı ve gerçekten istismar edilmeye başlanmış ve bence konuyu tartışmanın gerçek amacının ötesine geçmiştir.
    Bunun temelinde insanların ötekileştirme duygusunun yattığını düşünüyorum.
    En aydın insan dediğiniz kişi bile sahip olduğu düşünceyi güçlü bir şekilde savunmak için onun anti tezini uydurur veya halihazırda uydurulmuş olana sarılır,onu yapanlara saldırır ötekileştirir ve aşağılar.
    Yorumların başındaki ali nickli arkadaşımızın Lalehan'a ''sen ve senin gibiler'' diye kişisel saldırıya geçmesi gibi...Yine bir arkadaşın kesinlikle büyük bi saygısızlıkla ''pedofili muhammed'' yakıştırmasıyla soze başlaması gibi... Ki onun sapkınlık tanımını çürütürken Muhammed'in insanlara bizzat okuduğu Kur'an dan alıntılar yapması yaman çelişki.Burdan görüleceği üzere arkadaşımız zaten yeterli bilgiye sahip değil.Bunu kendi örneklerinle ispatladığın halde onun yazdıkları üzerinden sahip olduğu dini ve peygamberini aşağılamaya çalışman bile tartışma kültürümüzün vahim durumda olduğunu gösterir.
    Halk olarak farklı olana tahammül edememe ve hakaret etme sorunumuz var.Problem türban değil üsluptur.Türbanlıyı anlamak için hiç bilinçli bir türbanlı dinleyen gördünüz yada duydunuz mu? Program yapılır türbanlı kadın oturtulur hiç söz hakkı verilmez. Karşısındaki entelektüelliği tartışılır ama popüler olduğu için oraya oturtulmuş şahıslar başlarlar konuyu tartışmaya.Türbanlıya söz hakkı bile verilmemiştir.
    Devamı diğer yorumdadır.

    YanıtlaSil
  14. Konuya gelirsek farklı açılardan bakmak gerekirse birinci husus, konunun özü ve benim gerçekten anlatılmasının istediğim şey şudur ki burada türban sözünü değil ''örtünme'' sözünün geçerli olduğunu düşünüyorum.Türban denen şey örtünme eyleminin sonucudur.Konuyu türban diye tanımlayıp dar bir eksene hapsetmek yerine ''örtünmek'' diye genişletmek lazım.
    İkinci bir husus, örtünme meselesi kadınların gündemine din yoluyla değil feminist bir eksende gelseydi bugün çok farklı bir tartışma zemininde olurduk.Ne demektir bu? Dine alerjisi olanların bütün dinsel argümanları yok etmek için amansız saldırıya geçmesidir.Buna ne kadar itiraz edilirse edilsin dine alerjisi olanların, tarihin hiç bir döneminde din kaynaklı hiçbir normun insan hayatına olumlu etkisini gördüğü ve kabul ettiği görülmemiştir.Buda ayrı bir bağnazlık ve yobazlıktır.
    Peki örtünme günedeme feminist eksende gelemez miydi? Gayet tabi ki gelebilirdi.Kadının örtünmeyle koruma altına alınmasının kadını cinsel obje olarak görmekle alakasını ben hala çözemedim.
    Örneğin özgürlüklerin en çok olduğu iddia edilen ABD'de dunyanın hiç bir yerinde görülmemiş bir kanun var.Çalışan kadınlara yapılan davranışların hangileri cinsel tacizdir hangileri değildir.Bu ne demek? Cinsel tacize uğradığını iddia eden bir sürü davacı kadın olması ve bunun cinsel taciz olmadığını iddia eden bir sürü davalı erkek olması.Bununla başedemeyen ABD hukuk sisteminin böyle bir uygulamayla çözüme kavuşturmaya çalışması demektir.Örtünme yok gayet rahat giyinen kadınlar ve kafasında örtünmek diye herhangi bir kavramın yer etmediği erkekler tarafından hala cinsel obje olarak görülüp tacize uğruyorlar demektir.Şimdi orda kadınların cinsel obje olarak görülmesinin nedenide mi türban? İnsanın doğasının fıtratının bunda hiç mi etkisi yoktur? Böyle bir kanun niye çıkmıştır? Bu kanun ne diyor? Kadınlar cinsel objedir ve korunmalıdır diyor.Peki bu dunyada neden hiç tartışılmıyor? Çünkü kanunun kaynağı din değil.Dine alerjisi olanları ilgilendirmediğinden tartışmaya lüzum yok.Halbuki islam dini sosyal hayatı kolaylaştırmak için düzenleme yapar.Bunu denetimini de kişinin vicdanına yerleştirmek için ''günah,sevap'' kavramlarını kullanmıştır.Bu kavramlar bugünkü kanundışı veya kanuni kavramlarıyla aslında aynıdır.Örtünmenin kadını korumaya yönelik olduğu objektif gözlerle gözlemlense aslında feminist eksende ortaya çıkması muhtemel bir konu olabileceği görülür.
    Özetle örtünme meselesinin özüyle hiç ilgilenmeden ''türban'' kavramıyla daraltıp, bilimsel temelden yoksun vicdansızca tartışılmasının nedeninin din kaynaklı bir uygulama olmasındandır.Bu, dine alerjisi olanların saldırma şeklidir.Malesef böyle...
    Devamı diğer yorumdadır.

    YanıtlaSil
  15. Üçüncü mesele,artık şu gerçek kabul edilmelidir.Cinsellik maslow un ihtiyaçlar hiyerarşisinde 3. basamaktadır.Yeme, barınma ,cinsellik...Bunun anlamı karnı tok sırtı pek adamın ilk işinin cinsel ihtiyacını gidermek istemesidir.Nasıl ki aç kalan biri karnını doyurmak için bütün alternatiflerini değerlendirmeye çalışacaksa cinsel açlığı olan biride bunu gidermek için belli süreçlerin etkisiyle bazı normal karşılanmaya noktalara gelir.Bu anormal değildir anormal olan kişinin o şartlara mahkum edilmesidir.İslam cinselliği yaşama demiyor meşru dairede yaşa diyor.Hatta mutlaka yaşamalısın yoksa sapıtırsın diyor.
    Erkeğin görerek kadının dokunarak cinselliği algılması ve arzulaması gerçeğine itiraz edecekseniz yapacak hiçbirşeyim yok.İşte bu noktada erkeğin görmesinin kadına dokunulmasından daha kolay olması ve tacize giden yolda ilk tetiği çekecek potansiyele sahip olmasıyla sorunun temel kaynağını ortadan kaldırmak isteyen islam dini kadının korunmasının örtünmesinden geçeceğini emrederek çözüme kavuşturmaya çalışmıştır.Şimdi siz erkeğin gözünü kör edelim görmesin diyebilir misiniz?
    Bir parantez açarsak bir kadının örtündüğünde örtünmemiş kadından daha seksi olduğu bir sürü örnek var.Bu şekilde örtünmenin zaten manası yoktur.Amaç güzel giyinmesini önlemek değil seksi giyinmesini önlemek.Bundan gayrı söylenecek herşey kafa bulandırmaca olur.
    Ben ne anlatırsam anlatayım hepsine bir itirazınız olur.Çünkü anlamaya çalışmayacaksınız düşünmeyeceksiniz yazıyı okurken sadece neresinden yakalar çürütürüm tavrıyla okursunuz.
    Dördüncü husus, şimdi seksi giyinmiş bir kadının bu yazıyı okuduktan sonra bi has... çekmesini anlayabilirim.Seksi giyinmek kendisi için rahatsız edici olmayabilir.Bu kadının öncelikli gündemi diğer kadınlardan daha fazla seksi görünmek ve cinselliği çağrıştırmak olabilir.Cinsel çağrışımdan ziyade farklı yetkinlikler bu kadının umrunda olmayabilir.Bunların hepsi normaldir anormal karşılanması abesle iştigaldir yıl 2011. Benim itirazım nereye? Kadın seksi gözükmeye çalışınca kendisini cinsel obje olarak değerlendirmiyor ama iş örtünmeye gelince ''aha yakaladım kadını cinsel obje olarak görüyolar.'' tavrı biraz komik kaçmaya başladı.Seksi gözükmek yahu adı üstünde seksten türemiş.Cinsellik yani..Yani cinsel obje yani salt cinsel objee..Eee bak o kavramlarıda kullanıyorum daha ne diyelim.Dine alerjisi olan vatandaş sen kabul etmesende bu böyle.İki tarafta da at gözlükleri çıkmalıdır.

    YanıtlaSil
  16. Gözüm bence sen önce at gözlüğünü çıkar. Ali hadi açık açık cahilce saydırdı gitti. Sen bunu sinsice yapıyorsun. Benim ya da başkaları adına zaten ben ne dersem diyeyim siz bunu anlmayacaksınız gibi bir cümleyi nasıl kurabiliyorsun? Sen hele anlat, anlamazsak ( neye göre anlamamak o da ayrı tartışma konusudur aslında) bırak o bizim eşşekliğimiz olsun. Ki normalde ben neden derdimi anlatamadım demen gerekirken yok siz anlamadınız demek de başka bir tartışma sebebidir ama hadi biz onu da geçelim. Maslow, eleştirilen bir hiyerarşik düzen sağlaması yapmıştır. Maslow'u ciddiye alamazsın. Döneminde ses getirse de sonradan epey sarsıldı-sallandı. Örneklemeni Onun üzerinden yapma bence.
    Örtünme ( senin tabirinle) sadece dini kaynaklardan değil antik dönemden beri çeşitli sebeplerle uygulanagelen bir giyinme biçimidir. Mesele şu ki günümüzde örtünme zorunlu hale getirilmektedir. İnsanların tam da eleştirdikleri budur. Eğer zorlamaya başvurursan, zor ile karşılaşırsın. Basit sosyolojik bir kural. Seksi giyinme denilmektedir, güzel giyinme değil tezin de baştan aşağı su götürür bir tezdir. Kime göre seksi kime göre güzel? senin sadece 'güzel' bulduğun bir kısımın gözünde 'seksi' bulunmakta buna bile izin verilmemekteyken.. Ortaya attığın tezin iler tutar tarafı olduğunu sanmıyorum. Kime göre din? Hangi din ve hangi kurallar? Din, elini ayağını toplumsal alandan çeker, bireyin alanı ile yetinirse bu mesele çözülebilir. Ki bu söylediğime değil sen, ben bile inanmıyorum. Sezarın hakkının Sezara verilmesi sadece ve sadece, zor yolu ile mümkün olabilmişken.. Son otuz yıldır tüm dinler, toplum üstünde yeniden hakimiyetini ilan etmişken.. Geri çekilir mi? Sanmam.

    YanıtlaSil
  17. Malesef yanılmadığımı görüyorum.Anlamaya çalışmadığınız tespitimde ısrarlıyım.Ben kendi iddiamı ortaya koydum.Herhangi birinin yazdıklarını çürütmeye çalışmadım.Bu ortamda çürütmek istediğiniz herşeyi çürüttüm görüntüsü vermek mümkündür.
    Bunu niye söylüyorum? Koskoca yazıda takıldığın maslow meselesi şu an üniversitelerde ders diye okutuluyor.Maslow sallandı-sarsıldı lakırdılarıyla kaçak dövüşmenin anlamı yok.Bak bu sallandı-sarsıldı olayıda çürüdü gitti.Ee sonuç? Yok.
    Hatta yine tersten okuma tekniği yapalım.Benim yerime siz maslow dan bahsetseydiniz karşınızda cahil bir muhafazakar olduğunda onun itiraz edeceğini düşünecek ve haklı çıkacaktınız.Niye?Muhafazakar kesimde cinsellik hassas bir konudur.Bu durumda muhafazakar ve eğitimsiz birinin mantıksız bir refleks vereceğinden siz de ben de eminiz.Ondan sonra sizin başlatacağınız velvele belli: ''Bu muhafazakarın hepsi böyle bilim düşmanıdır.Bilimsel gerçekleri dogma inançlarla yargılayıp yok sayarlar.Maslow bir bilim adamıdır ve cinsellik gerçeğini gözler önüne sermiştir.Bununla din falan ilgisi yoktur.'' Ama şimdi maslow u inkar etmeniz gerekiyor maksat ççözmek değil kafa bulandırarak haklı olduğunu zannettirmek.Bu tavrı ezberledik malesef.Sizin cevabınıza istinaden yazıyorum bunları.Aksini düşündürememişsiniz demek ki.
    Şimdi sinsi olan kim?
    Zaten ben o sözlerden önce bi hatırlatma yapmışım ''yazdığım herşeyde mutlaka itiraz edilecek bişey bulunur.''Ben söylediklerim salt doğrular herkes kabul etmek zorundadır demiyorum.Sadece ''anlamaya çalışmak'' olgusundan hepimizin yoksun olduğundan bahsetmeye çalışmıştım.
    Bütüne bakmak yerine, aha zayıf yerinden yakaladım şimdi görürsün sen tavrıyla kafa bulandırmak çözüm değil.Bu tarz, anlamak istemediğinizin kabak gibi ortada olduğunu kanıtlıyor ve sorunu çözmüyor.
    Bundan daha komiği adam gelişi güzel yazmış cahil diye yaftalamışsınız.Biz daha eli yüzü düzgün bişeyler yazmaya çalıştmışız pratik hayattan örnekler vermişiz sinsi diye yaftalamışsınız.Tamda bağnazlık noktası burası.Dine alerjisi yüksek insanlar kendi düşüncesinin dışındaki tüm düşünceleri benimseyenlerin kesinlikle ahmak mantıksız eğitimsiz sinsi ve benzeri olumsuz sıfatlarla yaftalayıp faşizmin alasını yaparlar.Aksini düşündürmek için bana hak vermeniz gerekmez iyi niyetle kendi iddianızı ortaya koyun ben takdir etmesini de bilirim.Ama malesef bunu göremediğimden tartışmak artık anlamsız.
    Aslında tartışmalar böyle durumlarda başlamadan biter bundan sonrası hangimiz ne yazarsakk hariçten gazel olur.

    YanıtlaSil
  18. Cultursuz, eğer sen açıklamalarının önüne sıfat tamlamaları koyarsan.. Tanımlamalar yaparsan.. Yetmez bir de siz zaten anlamazsınız ya da önyargılısınız cümlecikleri ile donatırsan.. Ya sen Empatinin ne olduğunu bilmiyorsundur ya da niyetin zaten empati kurmak değildir. Maslow okutuluyor mu evet okutuluyor, kuram bu sonuç itibarı ile. Hukuk Fakültelerinde Ferriden de bahsedilir Lombroso'dan da. Şimdi bu, Lombroso'nun "suçlu tipolojisi" kuramını genel geçer kuram mı yapar? Hayır.. Bu durumda, yasaları her kim ya da her kimse diye değil, herhangi bir Piknik tip- Asetik tip diye başlayan maddelerden oluşturmamız gerekirdi. Maslow ciddi eleştiri alan bir kuram oluşturmuştur. Ama bu, kuramın kısmen de uygulanılır olmadığını göstermez. Uzatmak istemediğim için, Maslow konusuna girme istersen dedim. Yetmemiş anlaşılan. Empatinin temel şartı saldırmamaktır. Be babacım, şu anda bile saldırıyorsun. Sen düşünceni açıkla, bırak anlayan anlasın. Anlmayan varsa, de ki kendine ben anlatamadım galiba.. Fikri ortaya atıp hem kendi adına hem bizim ya da benim adıma da görüş üretmek de neyin nesi? Hele göster bakalım empatinin neresine sığar bu yaptığın?
    Özetle: Yazıda senin iddialarının tek cümlesi bile geçmiyor( bana göre) anladığın bunlar ise sorun sende ( bana göre) ister katıl ister katılma o da senin sorunun ama genellemeler yapıp, lügat parçalayıp durma. Bu sayfayı okuyanlar ve bu sayfanın yazarı emin ol, seni kırk kere cebinden çıkarır.

    YanıtlaSil
  19. aslında burda arkadaşın anlatmak istediği saklanmak istenen şey her zaman daha cazip edici olmuştur. Bunun psikolojide de yeri vardır. Türban meselesi bu yüzden fetiş olan insanlarda bir takıntı haline gelebilir.

    YanıtlaSil
  20. bana daha çok fetişist bir toplummuşuz gibi geldi. ne de olsa çıplak bir vücut ama türban fetiş simge: )

    YanıtlaSil
  21. @Mehmet: kusura bakmayın, bu yorumu yayınlayıp sonra cevaplamayı unutmuş olmalıyım. evet, saklanmak istenen şeyin daha cazip geldiği konusuna katılıyorum. Maxi eteği mini eteğe yüz kere tercih ederim diyen erkekler az değil örneğin. Kadını koruma çabasından değil, çünkü kamusal değil özel alanda beğenisi bu yönde olanlar var.

    @Erkek Adam: şu sonuçlara bakarak böyle bir nesneye dönüşmediğini söylemek imkansız.

    YanıtlaSil

Lütfen çekinmeyiniz, yorumlayınız, tartışalım =)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...