7 Ağustos 2012 Salı

Kadın Bedeninde Şovenist Bir Erkek

Şovenist erkek zihniyetinin kadın bedeninde vücut bulmuş haline, gündem diliyle Sibel Üresin deriz biz Türkler. Üresin derken de ürememesini dileriz içten içe.


Kadınların, memnun etmek üzere; erkeklerin de memnun edilmek üzere yaratıldığına inanan ve bu felsefeyi -dini referans göstererek- fütursuzca yaymayı kendine görev bilmiş Üresin'in ideal karı-koca ilişkileri üzerine bize sunduğu parlak(!) fikirler ve kuralları içeren bir video var şurada. Eğer sorulan soruyu cevaplamayıp konuyu değiştirme gibi düzenbazlıklar sinirinizi bozuyorsa videoyu hiç izlemeyin.

Üresin'in argümanlarındaki tutarsızlık aslında sürpriz değil çünkü kurduğu sistemin kendisinde sorun var; insan doğasının gerçeklerine değil eril dini manipülasyonlara dayandırmış tüm savlarını. Farkında mı bilmiyorum ama referans aldığı kaynağa bile sadık kalamamış bunu yaparken. Zira, program esnasında yanındaki gazetecinin işaret ettiği nokta Kuran'a dayanıyor ve buna bile ters düşerek bir kez daha gülünç oluyor.

Ayrıca "Zengin, kariyerli, parası olan ve cinsel gücü fazla olan erkek çok eşliliği seçebiliyor. Hiçbir kadın fakir bir adamın ikinci karısı olmaz. Erkek olsam, çok eşli olurdum." diyen biri (şurada) aynı zamanda "İstanbul'da tek eşli çift yok." diyebiliyorsa İstanbul'da her erkeğin "kariyerli", "paralı", "cinsel gücü fazla" olduğunu düşünüyor demektir. Fantezileriniz ve hayal gücünüze diyecek lafım yok sayın Üresin ancak halka hitap ediyor ve hatta hizmet veriyorsanız en azından  yarı-uyanık olmanızda fayda var, diye düşünüyorum.

İster istemez Üresin'in amacının insanları zehirlemek mi yoksa eğlendirmek mi olduğu sorusu geliyor insanın aklına... 



(Video için teşekkür ederim Meli)

10 yorum:

  1. Kadınlığın yüz karası durumlarına örnek bu tipler:/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. insanları ötekilememeye çalıştıkça sabrımı zorluyorlar ne diyebilirim :S yorum için teşekkürler crazywomanrosemary.

      Sil
  2. Yani değişik bir açıdan bakarsak ya da iyi yanlarını görmek istersek sadakatin (tek taraflı da olsa) çok şart olmadığını söylüyor.
    Tek taraf kısmı kesinlikle çok büyük bir sorun (ve tepki vermemize yol açan kısım) lakin acaba insanların "Sadakat gerçekten bir toplum öğretisi midir?" "İçgüdüsel olarak mı sadakati isteriz yoksa öyle mi yetiştirildik?" "Birileri bu kadın gibi çıkıp 'İnsan tek eşli olmalıdır' dedi ve biz de hemen inandık mı?" sorularını akıllarına gelmesine ve sadakat kavramının sorgulanmasına yardımcı olabilir mi acaba?

    Evet, biraz manik ve pıtır uyandım bu sabah. Ama belki bu kadının iğrenç diye nitelendirilebilicek açıklamaları birkaç kişinin bile olsa sadakat kavramını sorgulamasına sebep olur. Kar kardır!

    Diceksin 'Bu ülke zaten tek taraflı sadakatsizliği çoktan kabul etmiş, "Erkektir yapar!" sözünü kült yapmış, daha neyi sorgulasın?'.
    En azından birileri bir şeyler söyleyince onlara hemen inanmanın saçmalığı anlaşılabilir belki bu olayla ve hatırlarız belki, bir takım insanlar zamanında bu kadın gibi bir yerlere çıkıp "Sadakat şarttır! Zina günahtır! Sevişmek ayıptır!..vs" gibi şeyler söylemiş ve biz de bunu kabul etmişiz.
    Demem o ki; şu an inandığımız ve doğal sandığımız şeyler de fi tarihinde bu kadın gibiler tarafından bize empoze edilmiştir ve Üresin'in absürtlüğü bizim doğru bildikleriminizin içindeki absürtlüğü anlamamıza yardımcı olabilir.

    İsmimi yazmaya gerek bile yok sanırım Lale, konuya bu kadar saçma bir bakış açısıyla ancak ben yorum yaparım =)) Melisa

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. =) "şu an inandığımız ve doğal sandığımız şeyler de fi tarihinde bu kadın gibiler tarafından bize empoze edilmiştir" cümlene aynen katılıyorum. şu an teoride ve pratikte ikiyüzlü ahlaka dair çok şeyi kendine düstur edinmiştir toplumlar. çok eşliliği ahlaksızca diye yaftalayanlar aynı zamanda evliliği ve fuhuşu eş zamanlı güçlendiren zihniyettir. eril çıkışlı bir düşüncedir ama maalesef kadınlar da -empoze edildiğinden- bu düşünceyi savunmaktadır.
      mesele bu yüzden çok eşlilik, tek eşlilik ve sadakat değil. hem sadakat nedir? neyi yapınca sadık olur insan ve neyi yapmayınca?.. sınırlarını herkes için çizemeyeceğimiz, hatta çizmememiz gereken bir kavram aslında. yine de aynı çarpık anlayışına sahip insanlardan çok duyarız "bunu yapınca aldatmış olmazsın, bunu yaparsan aldatırsın vs" diye.. gülünç değil mi?
      neyse çok dağıtmadan artık toparlayayım Meli; mesele çok eşlilik değil, zira beni hiç ilgilendirmez başka evlerdeki yaşam tarzları, vs. mesele; böylesine sakat ve tutarsız düşüncelere sahip birinin cahil cesareti diyebileceğimiz bir itkiyle toplulukta sesini duyurması, kendi düşüncesini dayatmaya çalışması, düzenbaz olması ve hatta bu anlayışla hizmet vermesidir.
      Bir de sadakat kavramı sorgulanır belki demişsin ya, olabilir fakat sanma ki sorgulandığında değişebilecek şeyler kadının lehine olsun. en azından savunulan şu sistemde mümkün görünmüyor.
      bu arada değişik bir bakışla yaklaşmanı seviyorum ;)

      Sil
  3. bu kadının beyninin yerinde başka bişey var. kıvrımları şase yapmış. fantezi peşinde ahmak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kocasını paylaşmak fantezisiyse eğer, ağzımı bile açmam fakat anlaşılan o ki aslında bunu hazmedemeyecek olmasına rağmen kolayca atıp tutuyor. yorum için teşekkürler Nilhan - Küçük Mucizem

      Sil
  4. bu kadın piyon aslında..yeni bir iş dünyası var artık sahnede.. yeşil sermayenin iş adamları..hali vakti yerinde ve islamdan da kopamayan belirli bir kesimin ihtiyaçlarını yasal hale getirmek üzere tezgahladığı oyunlardan biri..üresin piyon seçilmiş..eğer çok eşlilik yasal hale gelirse en çok onların işine yarayacak..dayandıkları temel de kuran'dır. nisa suresi 3. ayet de şunlar geçer:
    "Şayet öksüz(kızlarla evlendiğiniz takdirde on)lar hakkında adaleti yerine getiremeyeceğinizden korkarsanız, size helal olan kadınlardan ikişer, üçer, dörder alın. O(kadı)nlar arasında da adalet yapamayacağınızdan korkarsanız bir tane alın; yahut ellerinizin altında bulunan(cariye)lerle yetinin. Cevr (ve haksızlık) etmemeniz için en uygun olan budur."

    dünya üzerinde aklı başında her kadın islamın kadını 2. sınıf olarak gördüğünü ve bu yönüyle erkek dini olduğunu anlayacaktır..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. resmin bütününe bakınca bu kadının bir piyon olmaktan öteye gidemeyeceğini düşünüyorum ben de Erkek Adam. yine de cesareti hayret verici çünkü piyonlar öne sürülüp yok edilmek için vardır.

      yanılmıyorsam yine Nisa suresinde erkeğin karısına bazı hallerde şiddet uygulamasını teşvik eden bir ayet vardı (hatta "Aşk" adlı romanda Kimya Hatun'un sorusudur bu. fakat aldığı yanıt tatmin edici değildi. bence hiç değil.) aynı ayette kadını yatağa almayarak cezalandırmak da. "cezalandıran" ve "ceza alan" olması bir köle-efendi ilişkisine işaret ediyor, köleler kadına, erkekler de efendiye tekabül edecek şekilde. ayrıca cariye denen şey de düpedüz köle. bir kast sistemi üzerinden insanların yaşam biçimlerini iyileştirmenin (dinin bilinen temel amacı)ne kadar tutarlı olduğu bir soru işaretiyken, üstüne üstlük bunun bir de kadının cinselliğinin patentini alan bir sistem olması ayrıca düşündürücü. yani cariye olması. Bakara suresinde de şöyle birşey var;
      "Allah’a eş koşan kadınlarla onlar imana gelinceye kadar evlenmeyin. İnanan bir cariye, hoşunuza gitse de ortak koşan bir kadından daha iyidir." çünkü zaten cariye en kötü, en günah dolu şey (sanki o da bir toplum ürünü, herşeyi geçelim dinin terimleriyle, "kul" değilmiş gibi) ve daha "iyi" olanlar artık neye göre iyi ise, onlardan sakınmalılar.

      görünen haliyle, dini referanslarda tutarsızlık, ikiyüzlü ahlak ve kadın nefreti sık rastlanan birşey. yorum için teşekkür ederim Erkek Adam.

      Sil

Lütfen çekinmeyiniz, yorumlayınız, tartışalım =)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...